12 Mayıs 2015 Salı

Senken sen, sen değilsin!

Aslında daha genel şeyler de yazılabilir. Hayata dair, genel olmasa da bir sürü kişinin başına gelebilecekleri açıklayan aforizmalar dizilebilir arka arkaya.. Yani, mesela Tunuslu bir kadının, belki hiç gitmediği topraklar için yazılmış bir şarkıyı, sanki bir dakika sonra kurşuna dizilecekmiş gibi söyleyebilmesiyle, tadını bir türlü hatırlayamadığım bir içkinin arasındaki bağlantıyı anlatsam mesela.. Kimsenin ilgisini çekmez.. Ama sen şiir okurken ve bir şiiri ötekilerden ayırmaya karar verirken, senin yaşantına en yakın şiiri seçersin.. Senin için normal bu..
Peki tüm insanlığın ortak duyguları olabilir mi? Daha da önemlisi, bu duyguyla ilgili şiir yazılabilir mi?

Bunca yıllık ömründe, diye soruyorum insanlara, ne öğrendin? Öğrendiğini bir öğüt haline getir ve söyle.. Kimisi ne istersen, ertelemeden, hemen o anda yap diyor. Kimisi yapmamam gerekenleri sıralıyor baştan sona. Hiç kimsenin tek bir cevabı yok. Herkes başka bir şey yapılması gerektiğini söylüyor ve en doğrusunun kendi tecrübeleri olduğu konusunda hemfikir.. Aynı dünyadayız, yani gezegen olarak aynı yerdeyiz.. Yaşamak konusunda epey yol kat etmiş yaratıklarız, bilmem kaç bin yıldır yaşamaktayız, ama mağarada, ama kovuklarda, ama pembe panjurlu evlerde, ama bak bak bitmeyen gök katili apartmanlarda.. Yaşıyoruz işte. Tamam bazılarımız tam olarak beceremiyor. İntihar ediyor bazıları, hem de en romantik şekillerde.. Bazıları da intiharı düşünüyor sadece..

Neyse lan konudan uzaklaşmayalım, nerde kalmıştık.. Demem o ki, o kadar insan tanıyoruz, ama bir türlü çözemiyoruz birbirimizi.. Tanıştığımız insanlara roller biçiyoruz, en uygun rollere bürünüyoruz onlara karşı.. Evleniyoruz, sevgili oluyoruz, aşık oluyoruz ama kavuşamıyoruz, ilkokuldan beri arkadaş oluyoruz, üniversiteden arkadaş oluyoruz, kimisiyle dost, kimisiyle kardeş oluyoruz. Ama bi bok beceremiyoruz, kendimizken bir bok beceremiyoruz. Her şey oluyoruz bu dünyada, çılgın aşık, kıskanç sevgili, sapıkça fantezilere sahip partner, eşini aldatan bir diğer eş, birilerinin dostu.. Bir tek kendimiz olamıyoruz. Yanında bulunduğumuz insana göre şekil alıyoruz. Kimse bizi, biz bizken sevemiyor..

İşte o binlerce yıldır, sanki hayatımız böyle değilmiş gibi, sanki dünyaya sosyal ilişkiler kurmak için gelmişiz gibi yaşıyoruz. Sosyal yaratıklarmışız gibi davranıyoruz. Beceremiyoruz ulan işte..
Dolayısıyla yazılamıyor öyle bir şiir.. Aslında tek ortak noktamız var, başkaları için kendimize roller biçiyor olmamız. Bununla ilgili şiir yazsan da kim kendine pay biçer ki.. Sadece yaşamayı beceremeyenler hariç.. Onların da çoğu ölü.. Nilgün Marmara da öyle:
"Hayatın neresinden dönülse kârdır."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder