"Abi" dedi.. "Annemle kız kardeşim terkediyor beni, Aydın'a gidiyorlar, ben tek kalıyorum burada."
18'ine yeni girmiş bir delikanlı.. Gecenin bir yarısı kapımı çaldı. Mahalleden bir çocuk. Canı sıkılmış, sığmamış hiçbir yer, sığmamış ev; çıkmış sokağa. Aklına ben gelmişim. Köpek gibi ders çalışmam gerekiyor, çalışıyorum da..
Geldi, çay koydum, geçtim karşısına.. Sigara içti, dalıp gitti ilk alındığı gün beyaz mavi, sonradan gri lacivert olmuş halıya.. Sustuk beraber. Çay oldu, getirdim koydum önüne cigara paketimle beraber. Bir yudum aldı, bir cigara yaktı. Derin bir nefes çekti. Ağlamaya başladı. Hıçkıra hıçkıra.. Gözyaşları sırılsıklam etti yüzünü, burnu aktı.
"Abi" dedi.. "Ben 8 senedir hiç ayrılmadım kız kardeşimden"
"8 senedir" dedi. Düşündüm.. 8 senecik.. İki aşkımın arası sekiz sene sürdü benim. Ben sekiz sene önce 18'ime yeni girmiştim. "8 sene" dedi, ama bu onun ömrünün yarısı demekti..
Saçını şöyle bir karıştırdım, "tamam be oğlum" dedim. "Sıkma canını! Hem neden gidiyorlar ki?"
"Abi" dedi.. "Yapamadılar burada.. Kirası ayrı dert, doğalgazı ulaşımı ayrı dert. Ben de iş bulamadım burada. babamı da biliyorsun zaten."
Babasını biliyordum, raporlu şizofreni. Yalan söyleme hastalığı var ayrıca. Aynı teyzenin cenazesine yılda 20 kez gider. Bir var, bir yok zaten. Çocuk bakacak biri değil, yani baba olmamış hiçbir zaman. Temmuz'dan beri de yok ortalarda.. Kimse ulaşamıyor. Bir kaç kere düştük peşine, Kurtuluş parkında yattığını görenler olmuş, gittik, orada da bulamadık. Bir kere de garda bir bankta uyurken görmüşler.
Ben sordum, o anlattı. Annesini anlattı.. Kız kardeşini anlattı, kitap severliğini, gitar çalmayı nasıl istediğini. anlattı, anlattıkça açıldı.
"Abi" dedi.. "Ben artık adam olmak istiyorum, düzgün biri olmak istiyorum ben."
Artık eve gitme vakti gelmişti, annesi merak edecekti. Telefonu da yok, gecenin bir yarısı.. Sabaha azıcık var..
Adam olması gerekiyordu, Aydın'a gitmek istemediği için bir işe girip yeni bir hayat kurması lazımdı. Ama önce yalnız kalmaya alışsa iyi ederdi. Özellikle buna alışmalıydı.. Yalnızlığa ortak edeceği bir şey bulmalıydı, sessiz evlerin tırmaladığı kulaklara çok aşinaydım ben de.. Yolcularken eski gitarımı tutuşturdum eline; çok sessiz bir evde, kendi kendine konuşmak haricinde sessizliği bozacabilecek tek şeyi söyledim:
"Git kitap oku"..